Daha iyi hizmet vermek için bu websitesinde çerezler kullanıyoruz.

İçeriği ve reklamları kişiselleştirmek, sosyal medya özellikleri sunmak ve trafiği analiz etmek için çerezler kullanıyoruz. Sitemizi kullanımınızla ilgili bilgileri ayrıca sosyal medya, reklamcılık ve analiz iş ortaklarımızla paylaşabiliriz. İş ortaklarımız, bu bilgileri kendilerine sağladığınız veya hizmetlerini kullanırken topladıkları diğer bilgilerle birleştirebilir.

Çerez nedir?

Çerezler, web-sitelerinin, kullanıcıların deneyimlerini daha verimli hale getirmek amacıyla kullandığı küçük metin dosyalarıdır. Yasalara göre, bu sitenin işletilmesi için kesinlikle gerekli olan çerezleri cihazınıza yerleştirebiliyoruz. Diğer çerez türleri için sizden izin almamız gerekiyor. Bu site farklı çerez türleri kullanmaktadır. Bazı çerezler, sayfalarımızda yer alan üçüncü şahıs hizmetleri tarafından yerleştirilir. İzniniz şu alanlar için geçerlidir: web.tv

Limonların diktatörlüğü ve ekonomi yönetimi

0 izlenme
Kategori Ulusal Kanallar
Eklenme Tarihi
DilTürkçe
Açıklama
22 Ağustos 2014 Cuma

Şimdiye değin, Türkiye’nin Ahmet Davutoğlu ile neredeyse niteliksel bir değişime uğrayan dış politikası hakkında çok şey yazıldı ama bu yazılanların çoğu, bu değişimi hiç anlamayan ya da anlamak istemeyen haksız eleştiriler hatta hakarete varan tepkilerdi. ‘Herkesle kavgalıyız, oysa Türkiye bölgede tek ‘denge’ unsuru yumuşak ‘demokratik’ ‘güçtü’ gibi tumturaklı cümlelerle başlayan sonra ‘Türkiye’yi terör devleti listesine sokuyorla’ ile devam eden ipe sapa gelmez faşist bulvar gazetelerinden çıkma tespit(!)lerle devam eden ‘analizleri’ çok okuduk.

Bu tepkiler, tabii ki Davutoğlu’nun kişiliğine, akademik kimliğine de yöneliyordu. Bu, -neredeyse- ‘azgınca’ seferberliğin ve kızgınlığın temel nedeni, bu süreçte, Alman Devleti’nin, İsrail’in, Neocon Savaş Cephesi’nin Türkiye’ye duyduğu kızgınlıkla paraleldi.
Etiketler